Test Smart Forfour Turbo

Gecikmeli şekilde Türkiye’ye ayak basan yeni nesil Smart ailesinin 5 kapılı modeli ilginç bir sürüş deneyiminin müsebbibi oluyor.

İstanbul’da yaşayanlar trafik nedir iyi bilirler; gerçek bir kabus. Baş, kol, bacak, ayak, göz ağrısı, bir süre sonra yıpranan sinirler, gergin bakışlar. En ufak bir aksamada patlamaya hazır bomba gibi ortalıkta dolaşan sürücülerin şehri. Bunu hafifletmek için insanların hayat akışlarını ve alışkanlıklarını değiştirmesi şart mı? Bence evet.

img_4715

Motosiklet, bisiklet, toplu taşıma gibi alternatifleri kullanmak kısa mesafelerde oldukça yararlı fakat benim gibi günde işe gidiş-gelişlerde minimum 70 km yol kat edenler için çok keyif kaçırıcı. Ne yapmak lazım? Bana sorarsanız tek başınıza yaptığınız yolculuklarda 4,5 metreyi aşan boyutlara sahip bir sedanı ya da kocaman bir SUV’u yanınıza katmak mantıksız. Ne yaparsanız yapın, manevra kabiliyeti, görüş açıları küçük şehir otomobilleri gibi olamaz. Şehir otomobili dediğimdeyse akla ilk gelenlerden biri de Smart. Smart’ın hikayesi malum; zamanında saat üreticisi Swatch ile Mercedes’in ortaklığıyla ortaya çıkan bir meyve. Fortwo ile başlayan serüvende Roadster, Roadster Coupe ve Forfour gibi modeller de kısa süreli ömürlere sahip oldu. Şu an sayfada gördüğünüz Forfour ile ilk Forfour arasındaysa en ufak bir bağlantı yok. İlk Forfour B segmenti küçük sınıf bir hatchback otomobildi ve Mitsubishi Colt ile aynı platformu paylaşıyordu. 2004 yılında yollarla buluştuktan sadece 2 yıl sonra satışların yavaşlığı sebebiyle bantlara veda etti.

_img_4751

Bugünkü Smart’ın durumuyla alakasız. Renault-Mercedes ortaklığının meyvelerinden biri ve bizim Türkiye’de görme şansı bulamadığımız güncel Twingo ile aynı platformu taşıyor. Zaten Smart’ın anahtarı bile Renault Clio III ile aynı ki bu kafelerde gururla anahtarı masaya koymanız için yeterli gelmeyebilir. Otomobil aslında gerçekten küçük fakat tasarım oyunları sebebiyle olduğundan daha büyükmüş izlenimi veriyor. Sadece 3495 mm uzunluğunda ve 1665 mm genişliğinde olsa da 1554 mm’lik yüksekliğin katkısı bunda büyük. Çift parçalı gövde rengiyle canlı görünse de tasarımı herkesin hoşuna gitmeyebilir. LED gündüz farları ve stoplar akşam saatlerinde Forfour’u dikkat çekici hale getiriyor. Öndeki ızgarada bulunan gizli iki kol sayesinde tepsi kadar hafif olan kaput açılıyor fakat hayır, motor burada değil. Buradan sadece silecek ve soğutma suyu gibi şeyler yer alıyor. Smart’a hayat veren makine bagajın altında gizli. Zaten soldaki C sütunu altında kalan havalandırma çıkışı bunu gösteren bir ipucu. Arkadaki ofsetli jantlar da Twingo’nun arkadan itişli olduğunu size anlatabilir. Jantların arkasından görünen kampana fren sistemiyse 2016 yılında bu otomobile yakışmıyor.

img_4665

Neredeyse 90 dereceyle açılan kapılar sayesinde Smart’ın önüne ve arkasına iniş ve binişler kolay. Sürücü koltuğu bayağı yukarıda konumlandırılan Smart’ta direksiyon derinlik ayarı bulunmayışı garip bir sürüş pozisyonuyla onu kullanmanızı sağlıyor. İç mekanda yumuşak kumaş malzemeler dışında bolca sert ve renkli plastiğe yer verilmiş. Neyse ki sert olsa da kaliteliler. Kapı içlerinde tavanda ve ayak bölümünde kullanılan ambiyans aydınlatmalarıysa geceleri iç mekanı bir fırt daha eğlenceli hale getiriyor. Solda tepede yer alan devir göstergesinin ayarlanabilmesi de muzip ayrıntılardan birisi. Müzik sistemi ve klima kumandalarıysa alabildiğine basit. Sinyal, far, ayna, cam kumandaları Renault modellerinden tanıdık. Bu arada müzik sisteminin kalitesi vasat düzeyde. Torpido gözü minicik olduğu için orta konsolun ön yolcuya bakan tarafında gizli bir çekmece yer alıyor. Smart’ın görüş açısı konusundaysa hiçbir sıkıntı yok ve her yer rahatlıkla seçilebiliyor. Öndeki yaşam alanı idare eder olsa da arka bölüm gerçekten yetişkinlere göre değil. Diz, baş ve omuz mesafesi ancak çocukları rahat ettirebilecek türden ve kısa ve dik minderleri yüzünden tabure formundalar, aksi takdirde burada gerçekten çile çekersiniz. Üstelik arka camlar da sadece kelebek şeklinde açılıyor… 185 litrelik bagaj hacmi şehir içindeki kısa gezintilerde yeterli olacaktır; akıllı katlanabilir arka koltuklarla da bu alan 975 litreye ulaşıyor.

img_4699

Forfour’un gücüne yine Renault’dan alınan motor kaynaklık ediyor. Daha önce Symbol, Captur, Clio ve hatta Sandero modellerinde karşılaştığımız 3 silindiri motor turbo beslemeli, 0,9 litrelik hacme sahip. 90 bg güç ve 2500 d/dak’da 135 Nm tork üreten benzinli ünite, arkada, tam bagaj tabanı altına konumlandırılmış. Güçse 6 ileri çift kavramalı şanzımanla arka tekerleklere aktarılıyor. Motor, düşük ağırlığın da etkisiyle yasal hız sınırına kadar yeterli performansa sahip ve ara hızlanmalarda da başarılı. Fakat çift kavramalı şanzıman, sarsıntılı ve gecikmeli geçişleriyle otomatikleştirilmiş manuel şanzımanları hatırlatıyor. Sürüş konforunu baltalayan ve motorun akıcılığını bozan bu şanzımanı beğenmedik. Sakin kullanımlarda 5,8 litre seviyesinde kalan ortalama tüketimse performanslı kullanımlarda 9,0 litre seviyelerine ulaşıyor.

img_4697

Otomobilin en rahat ettiği yerse doğal habitatı olan şehir içi. 8,65 metrelik dönüş çapıyla asla dönmez dediğiniz yerlerden dahi kolaylıkla dönüyor olması çok keyifli. Çok yumuşak ayarlanan direksiyon sistemi de rahatlık sağlıyor. Sert ayarlı süspansiyon sistemi maalesef darbeleri sönümleme konusunda pek başarılı değil ve sürekli zıplayarak seyahat etmek zorundasınız ki bunda kısa aks mesafesinin de payı büyük. Otoyol kullanımlarında 80 km/s hıza kadar daha rahat hissettiren Forfour’un daha yüksek hızlardaysa dünyası değişiyor. Yumuşak direksiyon sistemi sertleşmiyor ve dahası ESP ile çalışan Yan Rüzgar Yardımcısı Sistemi işe yaramıyor ve otomobil sürekli olarak rüzgarla cebelleşiyor. Direksiyon sistemi gecikmeli çalışıyor ve his konusunda da çok isteksiz. Neyse ki yalıtım seviyesi kendi sınıfı için başarılı ve özellikle motor sesini duymak için kulak kabartmanız gerekiyor. Bu arada Smart’ta arkadan itiş keyfini yaşamak da pek mümkün değil. Çünkü en ufak bir ani direksiyon hareketinde ESP çok çabuk devreye giriyor ve arkadan kaymaya minimum düzeyde izin veriyor.

img_4689

Çok yüksek satış fiyatına karşın iyi bir sürüş deneyimi sunamayan Smart’ın kendi sınıfında Hyundai i10 gibi çok daha uygun fiyatlı ve rüştünü ispatlamış rakipleri bulunması işi iyice zora sokuyor. Uzun zamandır merakla beklediğimiz ve meraklıları tarafından da uzun zamandır gelmesi beklenen Forfour’u bu fiyat etiketiyle yollarda kolay kolay görmeniz mümkün değil.

YAZI:KEREM TOKMAK

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir