Toyota Corolla, dünya otomotiv tarihinde oldukça önemli bir yere sahip. 50 yıldan uzun süredir Japon firmanın ürün gamında kesintisiz şekilde yerini korumayı başaran otomobil, bu süreçte çoğu unvana da sahip oldu. Günümüzde dünyanın en çok satan otomobili olan Corolla, ülkemiz içinde de sevilen bir model oldu. Sedan karoserlerli araçların geçmişten beri revaçta olduğu Türkiye’de her nesliyle yüksek satış adetleri yakalamayı başaran Corolla, bu geleneğini hibrit motorlu yeni jenerasyonunda da devam ettirecek gibi görünüyor. Otomobil, dışarıdan her ne kadar önceki versiyonla benzer tasarım çizgisi taşısa da daha keskin ve daha agresif görünmeyi başarmış. Artık karşımızda heyecandan uzak ve muhafazakar bir sedan bulunmuyor. 17 inçlik jantlar ve krom parçalar da bunu destekler nitelikte. Peki dışarıdan bu kadar tanıdık görünüp bu denli kimliğini değiştirmeyi başaran Corolla, içeride neler sunuyor?
Ön tarafta kullandığı kaliteli ve yumuşak malzemelerle dikkat çeken otomobil Avrupalı rakiplerine göz kırpmış. Torpidodan itibaren sertleşen plastikler göze batmıyor. İç döşemelerin bej-siyah olmak üzere çift renkli satın alınabileceğini de söylemeliyim. Test aracımızdaysa sadece siyah döşemeler yer alıyordu. Kokpiti domine eden 8 inç büyüklüğündeki “Toyota Touch 2” dokunmatik multimedya sisteminin bulunduğu Corolla, bağlanabilirlik açısından da elini güçlendirmiş. Klima kumandalarının altında kablosuz şarj alanı bulunduran araç, USB, AUX ve 12V girişlerine de sahip. 6 hoparlörlü ses sisteminin kalitesi de artı hanesinde yer alıyor. Yüksek ses seviyesinde bile pürüzsüz sesi duyabildiğiniz sistemin ses şiddeti de oldukça yükseğe çıkabiliyor. Kablosuz şarj alanına ulaşım ise pek rahat değil. Dar bir ağza sahip ve virajlı yollarda telefonunuzun kayma ihtimali yüksek. Buna karşılık multimedya sistemi Toyota’larda alıştığımızın aksine hassas ve hızlı çalışıyor. Kullanımı da kolay olan sisteme ulaşmakta da herhangi bir problem yok. Otomobilin içindeki dijital ekranlar bununla sınırlı kalmıyor. Dream donanım seviyesinden itibaren 7 inçlik renkli TFT ekranı standart. Sürücünün önünde yer alan bu ekrandan otomobil için gerekli tüm bilgileri alabiliyorsunuz. Devir saatiyse bu ekranın solunda analog şekilde yer alıyor. Baş üstü gösterge ekranı da sürücünün işini kolaylaştırıyor. Yeni Corolla’nın sürprizlerden biri de sunroof. En dolu paket olan Passion’da standart halde yer alan sunroof, Flame versiyonunda opsiyonel.
Ön taraftaki ferahlığa katkıda bulunan bu özellik arkadaysa dezavantaj olarak ortaya çıkıyor. Arka koltuklarda eskiden beri geniş yaşam alanı sunan Corolla, yeni neslinde bu özelliğinden bir nebze feragat etmiş. Diz mesafesinde problem bulunmasa da baş mesafesi sunroof’un perdesi sebebiyle alçalmış. Benim fikrimi sorarsarsanız bunun çok büyük bir problem olduğunu sanmıyorum. Arka koltuklara da klima menfezlerinin yerleştirilmesi de iyi bir ayrıntı. Yurt dışındaki modellerinde ön koltuklarda ısıtma bulunan aracın Türkiye versiyonlarında böyle bir seçenek sunulmamış. Adaptif hız sabitleyici, kör nokta uyarı sistemi, şerit takip asistanı ve 7 hava yastığı Japon firmanın güvenliği ön planda tuttuğunun kanıtı. Ayrıca bu sistemler ilk kez bir Corolla’da yer alıyor.
Elektrikli motorun bataryalarını bagajın altına konumlandıran otomobilin depolama alanı buna rağmen oldukça geniş. Düz duvarlara sahip bagajın hacmi 471 litre. Benzinli versiyonlarda 50 litre olan yakıt deposunun hacmi, hibritte 7 litre düşerek 43 litreye ulaşıyor. Bu da bir dert olmamalı çünkü otomobil oldukça az yakıt tüketiyor. C-HR ve Auris hibritten tanıdığımız 1.8 litrelik atmosferik benzinli motoru kaputunun altında bulunduran araç, ek olarak elektrikli bir motora sahip. 98 bg güç üreten benzinli ünite, 142 Nm torka sahip. Elektrikli motor ise 72 bg güç ve 163 Nm tork üretiyor. Toyota, otomobilin toplam gücünü 122 bg olarak açıklamış. Tork değerine ise maalesef ulaşamadım. Bu iki motora bir de e-CVT şanzıman eşlik ediyor. Görevini iyi bir şekilde yerine getiren CVT şanzımanla ilgili bahsedecek pek bir şey yok. Elektriğin mucizesiyle şehir içinde 4.0 lt/100 km gibi değerlerle gezebildiğiniz otomobilde daha da düşük yakıt tüketimleri görmek mümkün. Gerçekçi tüketiminse bu civarda olacağını düşünüyorum. Ayrıca piller ve elektrikli motorda yapılan modifikasyonlarla 1.8 litrelik ünite Auris ve C-HR’de olduğundan daha az devreye giriyor. Bu da cebinizi rahatlatacak diğer bir özellik.
0 comments