İx35’den isim haklarını geri alan Hyundai Tucson, Güney Koreli markan›n global pazarda en çok satanotomobili olabilecek kadar başarılı görünüyor
Tucson, Hyundai için yeni aslında bir isim değil. Güney Koreli marka, ilk olarak 2004 yılında Tucson ismini kullanmaya başladı. Kompakt SUV’una verdiği bu ismi çok geçmeden, modelin yeni jenerasyonunda ix35 ile değiştirme kararı aldı. Bazı pazarlarda Tucson ismi kullanılmaya devam etse de Hyundai’nin kompakt SUV’unun ismi artık ix35 olarak bilinir oldu. Takvimler, 2015‘i gösterdiğinde ise, Tucson ismi için sahnelere geri dönme vaktiydi. Yıl ortasında yeni nesli tanıtılan model, Tucson ismi ile pazara sürüldü. Kısa tarih bilgisinden sonra Tucson’un boyutlarına göre devasa sayılabilen 19 inçlik jantları, dinamik profil çizgisi, basık stopları ve büyük ön ızgarasından sanırım bahsetmeye başlayabilirim. Tasarım göreceli bir kavram, ama Tucson bana sorarsanız Hyundai’nin bugüne kadar ürettiği en iddialı görünen modeli. Toplu duruşu ve güçlü ön görünümü ve yükselen omuz çizgisi, Tucson’un daha ilk başta oldukça iddialı görünmesini sağlıyor. Özellikle arkadan bakıldığında yollardaki diğer tüm otomobillere meydan okuduğunu hissedebiliyorsunuz. Otomobilin dışından bu kadar konuştuğum yeter. Gelin, içeri girelim.
Kapıyı açıp sürücü koltuğuna oturduğumda Hyundai’nin abartıdan uzak, sade ve kullanışlı olan kabiniyle karşılaşıyorsunuz. İç mekan klasik bir Hyundai gibi derli toplu ve kullanımı kolay hissettirse de diğer yandan daha lüks bir markanın içerisindeymiş izlenimini de veriyor.Bunun temel sebeplerinden birisi otomobilin yüksek donanım seviyesi. Türkiye’de bir benzinli ve bir dizel motor seçeneğine sahip Tucson’un benzinli motoru dört farklı donanım seviyesi (Style, Style Plus, Elite, Elite Plus) ile satın alınabiliyor. Test otomobilimiz, Elite Plus donanım seviyesine sahip. Bir başka deyişle donanım listesi en uzun Tucson, şu anda okuduğunuz model.
Donanım listesinde gerçekten de yok yok. Isıtmalı direksiyon simidinden deri koltuklara, sunrooftan soğutmalı torpido gözüne kadar
konfor adına aklınıza ilk etapta gelebilecek çoğu donanım Tucson’da yer alıyor. “En üst donanım paketi tabii dolu olur” dediğinizi duyar gibiyim, ancak giriş donanım seviyesi Style’ın da doyurucu kalemlere sahip olduğunu belirteyim.Konfor donanımlarının yanı sıra aktif güvenlik donanımı cephesinde üst donanımlarda sunulan Kör Nokta Uyarı Sistemi, Otomatik Acil Fren Sistemi, ve Şeritte Kalma Yardımcısı gerçekten güvenli bir otomobilde olduğunuzu hissettiriyor. Tucson’un yakın bir süre önce EuroNcap’ten aldığı 5 yıldızlı güvenlik skoru ise, bu hissiyatımı rasyonel olarak destekliyor.Multimedya sisteminin ön konsolun tam ortasında yer alan büyük dokunmatik ekranın geri bildirimleri oldukça hızlı. Güneşli havalarda dahi ekran yansıma yapmıyor. Navigasyonun yönlendirmeleri ise olumsuz yoruma yer vermeyecek cinsten. i20 ve Accent Blue’da kullanılan dokunmatik ekranları düşünüyorum da Hyundai’nin multimedya sistemlerindeki gelişimi takdire şayan. Bu konuda büyük bir alkışı hakediyorlar.
Hyundai Tucson, Türkiye’de 1.6 litre atmosferik benzinli, 1.6 litrelik turbo benzinli ve 2.0 litre dizel motor olmak üzere üç farklı motor seçeneğine sahip. Benzinli motorlar dört tekerlekten çekiş ya da önden çekişli olarak alınabiliyorken dizel motor sadece dört tekerlekten çekiş ve otomatik şanzımanla satın alınabiliyor. Bu arada, sadece turbo benzinli motordaki otomatik şanzıman seçeneğinin 7 İleri DCT çift kavramalı otomatik olduğunu hatırlatayım. Dizel motorlarda ya da atmosferik benzinli motorda otomatik konforunu tercih etmek isterseniz tork konvertörlü otomatik şanzımanla birlikte olacağınızı hatırlatayım.
Test otomobilimizde 1.6 litrelik benzinli turbo motor görev yapıyordu. 1500 d/dak’da 265 Nm tork ile 5500 d/dak’da 177 bg güç üreten ünite, 1.6 ton ağırlığındaki Tucson’u 9.1 saniyede 0’dan 100 km/s hıza ulaştırıyor. Kağıt üstünde performanslı görünen Tucson gerçek hayatta da oldukça atak hissettiriyor. Direksiyon bir nebze daha direkt olabilirdi, ancak söz konusu yol tutuş ve performans olduğunda Tucson rakiplerinden geri kalmıyor. Dört tekerlekten çekiş ile viraj çekiş kontrol sisteminin faydalarını hissediyorsunuz. Daha önce i30’da kullandığımda beğenimi kazanan çift kavramalı şanzıman ise, turbo benzinli motorla Tucson’da da başarılı bir iş çıkarıyor. Sarsıntısız vites geçişlerinin yanı sıra mantıklı tercihleri, DCT şanzıman ile ilgili aklımda kalan noktalar.
Motor başarılı, şanzıman şahane, ikisinin uyumu harika. Bu arada, şürüş özellikleri de fena değil. Sizce de bir sorun yok mu? Hayat toz pembe değil ve maalesef Tucson’un da elinin zayıf olduğu bir konu var: Yakıt tüketimi. Tucson, konu yakıt tüketimi olduğunda suçluluk duyarcasına geri kaçmaya başlıyor. Sesi düşüyor. Elleri titriyor. Evet, yakıt tüketim değerleri kişiden kişiye ve test parkurundan test parkuruna değişkenlik gösterir; ancak fikir vermesi adına 250 km’yi aşkın kullanımım sonucu 10 litre/100km seviyesinin altına inemediğimi söyleyebilirim. Üstelik otomobili, gaz tepkilerinin iyileştirilip direksiyonun sertleştiği Sport moduna alıp ağırlıklı olarak daha dinamik kullanmaya çalışmadım bile! Sırf bu yüzden dört tekerlekten çekişin güvenilirliğinden vazgeçip, daha düşük tüketim değerlerine ulaşacağını öngördüğüm klasik önden çekişli Tucson’lar tercih edilebilir.
Sonuçta olarak Tucson, genel kullanım özelliklerini düşündüğümde bir paket olarak oldukça başarılı; konforlu, zengin donanıma sahip bir model olmuş. Yakıt tüketimi dışında sürüş özellikleri de sınıf standartlarını yakalamakta zorlanmıyor. Tüm bu özelliklerinin yanı sıra 79.900 TL’den başlayan fiyatları da rakipleriyle kıyaslandığında Tucson’un elini güçlendiren bir diğer ayrıntı.
YAZI: MERT ALPKOÇAK
FOTOĞRAF: GÜRKAN ÇAĞLAR
0 comments