Dijital TFT panel ile hızlı ve dokunmatik bir bilgi-eğlence ekranı geleceğin Peugeot’larını şenlendirecek.
Peugeot’nun yeni nesil i-Cockpit mimarisi, önümüzdeki yaz yeni 3008’le birlikte lanse edilmeden önce tanıtıldı. İkinci nesil i-Cockpit sistemi 12.3 inçlik TFT gösterge paneli ile 8.0 inçlik merkezi bilgi ekranını bir araya getiriyor. Bu sistemlerin sağladığı kullanışlılıktan geriye ise, konsolda sadece sekiz adet tuş kalıyor. TFT ekran için kullanılan yazılımın şu an piyasadaki en hızlı yazılım olduğunu belirten Peugeot yetkilileri, Fransız üreticinin bu konuda Audi ile rekabet halinde olduğunu ifade etti. Sürücünün karşısında, direksiyonun gerisinde kalan söz konusu gösterge paneli Audi’deki Virtual Cockpit isimli sistemle benzer bir menü yapısı ihtiva ediyor. Fakat Peugeot mühendisleri kendi ekranları için yeni bir tasarım hazırlamış ve ekran için beş farklı kişiselleştirilebilir tema belirlemiş. Sürücünün direksiyon üzerindeki tuşları kullanarak standart olarak sunulan navigasyon sistemine müdahale etmesi veya sürücü destek asistanlarını ayarlayabilmesi mümkün. Bu durumda klasik hız ve devir göstergeleri ekranın köşesine doğru kayarak şık bir ambiyans yaratıyor. Bu arada gösterge konusunda klasik yaklaşımdan hoşlanan sürücüler hız ve devir göstergelerini analog göstergelerle aynı biçimde konumlandırabiliyor. Merkezi konsolda yer alan ekran üzerinden kontrol edilen navigasyon sistemi TomTom ile ortaklaşa geliştirilmiş. Çözünürlük konusunda başarılı bulduğumuz bu ekrandan üç boyutlu harita takibi yapmak veya canlı trafik bilgisi çekmek de mümkün. Ayrıca sürücünün aydınlatma, sürüş modu, koltuk masajı ve hatta koltuk ayarı gibi özel tercihleri ise yine bu ekran üzerinden kontrol edilebiliyor ve üç farklı profil şeklinde kaydedilebiliyor. Bu profillere erişimi kolaylaştırmak açısından, Peugeot mühendislerinin konsola bir adet tuş yerleştirdiğini görüyoruz. Bu tuşa bastığınızda daha önceden kayıt edilmiş profiller karşınızda listeleniyor.
Söz konusu tuş, diğer yedi arkadaşıyla birlikte sürücünün direkt olarak kullanmak isteyebileceği fonksiyonları yürütecek şekilde dizayn edilmiş. Akıllı telefonunuzu otomobile Android Auto, Apple CarPlay veya MirrorLink üzerinden bağlamanız mümkün. Bu sayede yolculuklarınızın keyif katsayısını bir hayli artıran i-Cockpit üzerinden birçok aplikasyonu kontrol etmeniz ve telefonu aradan çıkarmanız mümkün. Peugeot yetkilileri otomobildeki insan ve makine uyumunu artırmak açısından koltuk pozisyonundan tutun da, tuşların konumuna kadar birçok detayın ince ince işlendiğini ifade ediyor. Dolayısıyla firmanın bir geleneğe dönüştürdüğü minik direksiyon simidi yaşamaya devam ediyor. Buradaki önemli detay ise, TFT panelin görüşünü engellememek açısından direksiyonun üstten 2 mm traşlanmış olması. Zira daha önceki Peugeot testlerimizde bu konuda biraz şikayetçi olduğumuzu hatırlarsınız. Şu anki genel gözlemlerimize göre göstergelerin görüşü konusu ciddi miktarda geliştirilmiş fakat kısa boylu sürücüler halen görüş problemi yaşayabilir. Bu konudaki nihai kararımızı sistemi gerçek dünyada deneyince vereceğiz. Sürüş tecrübesini güçlendirmek için düşünülen bir başka teknoloji de, geçtiğimiz yıl 308 ile tanıtılan ve kabine hoparlörler üzerinden motor sesi basan ‘geliştirilmiş’ motor sesi yazılımı. Sürüş modunuza ve kullanım tarzınıza göre farklı tonlarda ve şiddetlerde ses üreten sistem genç sürücüler tarafından sevilecektir diye düşünüyoruz. Peugeot’nun ikinci nesil i-Cockpit sistemi firmanın gelecekteki bütün yeni modellerinde yer alacak. Henüz bu sistemin hangi modellerde standart olacağı netleşmemiş olsa da, Peugeot yetkilileri orta sınıf ve üzerindeki modellerin orta ve üst donanım seçeneklerinde i-Cockpit için ekstra ödeme yapılmayacağını ifade ediyor. Buradan, dileyen müşterilerin 208’e bile opsiyonel olarak i-Cockpit satın alabileceğini çıkarıyoruz. Peugeot bu konuda Audi’ye göre biraz daha cömert davranmış çünkü Virtual Cockpit sisteminin sadece A3 ve üzerindeki modellerde sunulduğunu biliyoruz.
S & C M A X I M E P I CAT, P E U G EOT C EO’SU
Kabin tasarımı neden bu kadar önemli? Otomobillerimizin dış tasarım, sürüş karakteri ve yol tutuş gibi bazı temel değerleri olduğu doğrudur. Fakat bu temel değerlerin yanında, trafikte sıkışınca veya 50 km/s hızdan öteye geçemediğinizde sizi eğlendirecek bir şeylerin olması gerektiğini düşünüyoruz. i-Cockpit bu hayalimizin başlangıcını temsil ediyor ve önümüzdeki yıllarda sürüş tecrübesine çok ciddi katkılar sağlayacak. i-Cockpit neden bu kadar özel? Çünkü diğer markalardaki benzer sistemlerden daha başarılı. Neredeyse beş yıldır üzerinde çalıştığımız ve bu yaz lanse edeceğimiz bir sistemden söz ediyoruz. Teknolojik dokunuşlar ile geleneksel değerleri aynı potada eritmek kolay bir iş değil ama sürücüyü otomobilin kalbine yerleştirmek açısından etkili olabileceğini düşündüğüm bir başarı sağladık. Unutmayın, sürücünü gözü daima otomobilin içindedir. Bu yüzden direksiyonun gerisine kurulunca iyi bir hissiyat yakalamanız önemli. İkinci nesline geçen i-Cockpit sisteminin ilk neslinden neler öğrendiniz? Kullanıcılardan aldığımız geribildirimler doğrultusunuz sistemin ince detaylarını iyileştirdik ve genel olarak rafinelik sağladık. Örneğin en önemli derslerimizden biri daha hızlı çalışma ihtiyacı oldu. Bazı modellerimizde standart olarak sunulacak olan dijital gösterge içerideki bütün havayı değiştiriyor. Örneğin bilgi-eğlence eskisinden ekranı çok daha hızlı çalışıyor ve daha net görünüyor. Ayrıca fiziksel tuşların hissiyatı üzerinde özel olarak çalıştığımızı da belirteyim.
YAZI: SAM SHEEHAN
0 comments