Stuttgart’lı otomotiv devi Mercedes-Benz, üç sene önce Nissan Navara temeli üzerine inşa edeceği X Serisi pick-up modelini lanse ettiğinde otomotiv dünyasında oldukça ses getirmişti. Japon üretici Nissan’ın bu segmentte kendisini kanıtlamış Navara modelinin altyapısı acaba Mercedes’in kalitesi ile birleşince ortaya çıkacak bileşim beklediğimiz kadar yüksek kalitede olacak mı? Bu sorunun cevabını bulmak için yeni X250D’nin direksiyonunda yollara düştük.
Almanların yıllardır üst seviye kalitede modeller üreten köklü firması Mercedes’in pick-up segmentinde de sahne alması aslında yıllardır ticari araç ve SUV segmentlerinde iyi satışlar yakalayan modellerine sahip olmasından çok da şaşırmamalı sanırım. Nissan Navara’nın “merdiven” olarak nitelendirilen şasi yapısı yine burada da yer alırken, aynı zamanda çok noktadan bağlantılı sabit aksı da aynen X250d’de de mevcut konumda. Bu da şehir içi kullanımında araca oldukça konfor kazandırıyor. Mercedes, X250d’de kendi motorunun yerine Nissan’ın 2.3 litrelik turbo dizel motorunu da kullanarak Japon markaya güvenini perçinlemiş. Giriş modeli olan X220d, 2.3 litrelik 160 HP gücünde bir motora sahip. Bizim kullandığımız versiyon X250d ise yine 2.3 litrelik ama 190 HP’lik bir güçle karşımıza çıkmış durumda. Maksimum tork ise 450 Nm.
Test için kullandığımız X250d, en donanımlısı olan “Power” donanıma sahip. Bu versiyonda ön tamponda ve sis farları çevresinde kromaj detayları yer alırken, tavan rayları ve yan basamaklar da bulunmakta. Ön ve arka kısımlarda LED farlar mevcut iken, yan aynaların altında 360 derecelik kamerayı destekleyen gözler konumlandırılmış. Aracın 190 HP’lik gücünü yere vereceği lastikler ise 19 inch’lik jantlara sahip durumda.
X250’nin sürücü kapısını açmadan önce Nissan Navara ile aynı bir torpido gözünün sizi karşılayacağı şeklindeki tahmininiz, içine girdiğiniz anda çürüyor. Sürücü koltuğuna oturduğunuz anda sizi adeta bir Mercedes SUV aracı kokpiti karşılıyor. “Power” donanıma ait olan konsoldaki ahşap kaplamalar X250d’ye Premium bir hava kazandırırken, plastik kalitesi de oldukça yerinde diyebilirim. Konsolun alt kısmındaki plastik malzemesi de çoğu araçta olduğu gibi sert yüzeyden imal edilmiş. Havalandırma ızgaraları da Mercedes’in otomobil sınıfındaki amiral gemisi C serisine selam gönderiyor.
Aracın kabin içindeki saklama alanlarına gelince, kapı içlerindeki bölmelere neredeyse 1 litrelik pet şişe su bile rahatlıkla sığarken, aynı şeyleri koltukların arasında yer alan eşya gözü için söylemek mümkün değil. Oldukça dar ve fazla geniş olmayan bu eşya gözüne özellikle büyük ekrana sahip bir cep telefonu kullanıyorsanız sığdırmanız ve korunaklı muhafaza etmeniz zor görünüyor. Öyle ki bu gözün derin olmaması ve telefonumun sığmaması sebebiyle bir iki kez paspasların üstüne bile düşürmüşlüğüm oldu. (Silikon kılıfım sağolsun bu anlarda görevini fazlasıyla yerine getirdi, onu da test etmiş oldum.) Bu aracı alacak olanlar mutlaka ön cama ya da konsola yapışan bir telefon tutacağını da hazır etmeliler. Arka koltuklar ise boyu 1.80’den yüksek yolcular için çok rahat değil.
Mercedes X250d’nin direksiyonunun sürüş tepkileri bir pick-up olması sebebiyle çok yumuşak değil. Özellikle park manevralarında sizi yorabilecek seviyede sert. Düz asfalt yollarda bu sertlikten dolayı ise rahat sürüşe sahipsiniz. Bozuk yolllarda ve off-road parkurlarında ise yokuş iniş ve çıkış destek sistemleri, 4WD’ye ayarlanabilmesi avantajıyla oldukça eğlenceli saatler geçirmenize sebep olacak şekilde başarılı.
Gelelim en önemli soruya: aynı bedeni taşıdığı Nissan Navara mı yoksa Mercedes X Serisi mi? Herkesten farklı bir pick-up sürmek istiyorsanız tercihiniz Mercedes X250d yönünde olmalı. Ya da kesenizi ve ikinci eldeki değerini düşünüyorsanız o zaman Nissan Navara diyebilirsiniz. Ama eğer hem prestij hem de güç istiyorsanız bu modelin V6 motorlu X350d versiyonunu beklemeniz gerekecek. V6 motorlu Pick-up segmentinde ülkemizde önde giden model olan ve dergimizin diğer sayfalarında karşınıza çıkacak olan Volkswagen Amarok’a sıkı bir rakip olacağı söyleniyor. Karar sizin…
0 comments