Dakar provası…

Geçtiğimiz sene rakiplerimi toza boğarak 2015 Transanatolia’da en süratli Türk sporcu oldum. GlobeScout olarak Dakar 2017 şansımızı denemek için organize eden şirket ASO ile konuştuk. ‘’Git bir dünya şampiyonası bitir gel’’ dedi. Bunun üzerine tarih olarak en uygun yarış FIM Dünya Cross-Country Dünya Şampiyonası’nın 3. ayağı Sardunya Rallisi’ne katılmaya karar verdik.

Türkiye Motosiklet Sektörü’nde birçok firmaya gümrükleme ve lojistik hizmetleri veren ASEM Gümrük Müşavirliği, Castrol Türkiye ve KTM Spormoto sağ olsunlar, bizi destekledi ve arabama römorku takıp üzerine 450 EXC’yi yükleyip İtalya’ya yola çıktık.

Öncelikle kısaca motosiklet geçmişimden bahsetmek isterim.

2006, Türkiye Enduro Şampiyonu oldum.

Sene 2007 Bu sıfatla sponsor bulup Sahra Çölü’nün doğu yakasında Mısır’da düzenlenen Firavunlar Rallisi’ne katılmaya karar verdim. Ciddi idman yaptım ve servis desteği olmadan, Dünya Şampiyonasında 450 Maraton kategorisinde 6. olup yurda döndüm.

2008 yılında Dakar 2009’a kayıt oldum. O zamanlar federasyon desteği diye bir konu yok. 2008 sonbaharında yaşadığımız ekonomik kriz sonrası bütçeyi toparlamam mümkün olmadı ve ödediğim bedeller yandı ziyan oldu gitti.

Sene 2009, 11 gitmediğime pek üzülmedim çünkü üzerine Castrol ve BMW ile bir sözleşme yapıp yine servis desteği almadan 3 ayrı Dünya Şampiyonası Rallisi’nde yarıştım; Tunus Rallisi, Sardunya Rallisi ve tekrar Firavunlar Rallisi.. Castrol’ün yağları muhteşemdi fakat geri kalan her donanımda problemler vardı. 2009 başarı anlamında verimsiz olsa da mekanik, malzeme tanıma, motosiklet hazırlama ve uluslararası sportif ilişkiler anlamında bana çok tecrübe kattı.

2013 yılında GlobeScout’a ortak olarak, yeniden toprakta motosiklet sürmeye başladım. Benden önce geliştirdikleri ralli kitleri farklı bir yaklaşım getirdik. Yeni parçalarla 2014 Transanatolia Rallisi’ne katılıp 6. bitirdik. 2015’te neler olduğunu da alt başlıkta belirttim. Özetle bu ülkedeki Cross-Country Ralli konusundaki en tecrübeli kişiyim.

Beni bir kenara bırakın, herhangi bir vatandaş Dünya Şampiyonasındaki bir ralliye katılmak isterse ne gibi bürokratik işlemler, nasıl bir mekanik ve fiziksel hazırlık kendisini bekler, biraz ondan bahsedelim. Her şeyden önce yüce federasyonumuzun desturuna ihtiyacınız var. İlk olarak TMF’den yarışçı lisansı çıkartmanız gerekiyor. Sonra isminizin geçtiği ‘’start izni’’ adında bir belge yarış organizasyonu . İkinci adım FIM lisansı çıkartmanız gerekiyor. Bunu da yine federasyon aracılığıyla yapıyorsunuz. Bir de motosikletinizi, yedek jantlarınızı, yedek parça kasanızı, uluslararası müsabaka için yurtdışına çıkardığınızı Gümrük Müdürlüğüne izah eden bir yazıya ihtiyacınız var. Federasyonumuzdan bunu temin etmeniz gümrük işlemlerini kolaylaştırıyor. Lisansınız geldikten sonra yarış organizasyonuna kayıt bedelini ödeyerek bürokratik kısmı sonlandırmış oluyorsunuz.

Fiziksel hazırlık ise en az 8 hafta önce başlaması gereken bir süreç. Branşınıza uygun kas gruplarını çalıştıran ve dayanıklılık üzerine yoğunlaşmış bir program çalışmanız gerekmekte. Bununla beraber akşam erken yatarak, sabah erken kalkarak ve düzgün beslenerek vücudunuzu adeta bir saat gibi müsabakanın yapılacağı saatlere göre kurmanız gerekiyor. Bir yandan da motosikletli antrenman yapıyor olmanız gerekmekte ki bunun detaylarına girecek olursak yazı çok uzar.Mekanik hazırlık fiziksel hazırlığa göre çok daha basit ve az zahmetli, tecrübeli bir yarış mekanikeri bulup motosikleti ona teslim ediyorsunuz sonra bittiğinde geri alıyorsunuz. Memleketimiz böyle bir tecrübeye sahip kimse yok. Var diyenler de gerçek ralli mekanikerleriyle hayatında karşılaşmamış kişilerdir. İstanbul’a en yakın Yunanistan’da çalıştığım bir arkadaşım var. İki senedir Transanatolia’ya ve Sardunya Rallisi’ne motosikletimi kendisi hazırladı. Elleri dert görmesin..

Önce Yunanistan’da Komotoni’ye uğrayıp motosikletimin son kontrollerini yaptırdım. Oradan Igoumenitsa limanı, oradan feribotla Ancona, otoyoluyla Livorno limanı ve yine feribotla Sardunya Adası’na 1 Haziran’da vardık.2 Haziran teknik kontrol ; motosikletin donanımı Transanatolia gibi uzun süren ve geniş alanlarda düzenlenen bir ralliye göreydi. Büyük yakıt tankı ve ralli parçaları Sardunya’da beni bekleyen etaplara pek uygun olmasa da yarışa 8 gün kala kayıt olmuş biri olarak yapacağım son dakika değişikliğini test etme imkanım olmadığı için bu şekilde teknik kontrolü geçtik. Sıralama turlarının yapılacağı 2 kilometrelik parkurda yürüyerek bir tur attım. Basit bir enduro etabından pek farkı yoktu. Yürürken bu yarışta neden start aldığımı kendime bolca hatırlattım. GlobeScout olarak bu yarışı bitirmemiz ve Dakar için kayıt olma hakkı kazanmamız gerekiyordu. Ümit Salkım olarak ise temel amacım hiç navigasyon hatası yapmadan finişe varmaktı. Zaten geçen yaz Transanatolia 2015’te deli gibi Anadolu yaylalarında gazlamıştım aynı zamanda yeteri kadar sapak kaçırıp zaman kaybetmiş ve bir kere kaybolduğum için 20 dakika zaman cezası almıştım. Sardunya Rallisi için tek istediğim hep doğru yolu takip ederek, kaybolmadan, fazla gazlamadan, motoru kırıp dökmeden finişe ulaşmaktı.

Sardunya Rallisi’nin en önemli özelliği, şampiyonadaki diğer rallilerin içinde ortalama hızın en düşük olduğu yarış olmasıdır. Sardunya Adası’ndaki etaplar, dar avcı yolları, keçilerin otlarken kullandığı patikalar, derin ormanların içindeki ağaçlık yollar, kayalık dik tırmanışlar ve inişler gibi düşük süratlerde sürülmesi gereken teknik kısımlardan oluşmaktaydı. Diğer rallilerden ayıran bir başka özellik ise yol notundaki 20-30 metre bir arka arkaya bulunan sapaklar, navigasyonu zorlu kılarken sürücünün kaybolup zaman cezası almasına da sebep olabiliyor. Normal bir tempoda sıralama etabını geçtim. 21. sırada gözüküyordum. Dünya Şampiyonasında ilk 10 zaten uzaylı geri kalan 6-7 tanesi de onların yerinde olmak için rekabet eden başka bir tür. Geri kalanı da benim gibi ölümlüler. O yüzden daha fazla risk almanın gereği olmadığı için ilk gün gayet efendi kullandım. Rallinin teknik olarak en zor etabı birinci gündü. Yol notunu yazan Dario Del Vecchio’yla geçen sene EICMA’da (Uluslararası Dünya Motosiklet Fuarı’nda) tanışmıştık. Kendisinin bir hayli kulaklarını çınlattım. Akşam sıralamaya baktığımda gördüm ki çok efendi olmaya gerek yok çünkü 27. sıradaydım. Yarışın sonu için 25. sırayı gözüme kestirdim ve yarışın kalan günlerini ve etaplarını bu doğrultuda risk alacak şekilde yönettim.

Sonuç olarak yol notuna sadık kalarak hiç kaybolmadan, zaman cezası almadan 2016 Sardunya Rallisi’ni 450 World Cup’ta 25. sırada tamamladım. Şimdi Dakar için kayıt olma fırsatımız var. TMF başkanı bu sene Dakar için destek olmayacağını 3 Haziran 2016’da resmi olarak açıkladı. Son anda aklına eser mi? Temmuz’da FED faizleri ne kadar arttırır? İngiltere AB’den çıkar mı? Ülke ekonomisi önümüzdeki 6 ayda neye döner? Euro sene sonunda kaç olur? Bu sorular doğal olarak 70.000 Euro bütçe gerektiren Dakar’a katılmayı doğrudan etkiliyor. Önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Kesin olan şu var; Transanatolia’ya bu sene de katılıyoruz. Yenilik olarak da takımımıza bu sezon başında çalıştırmaya başladığımız bir arkadaşımız dahil oldu. İlk defa takımımızla beraber ralli deneyimini yaşayacak eğer siz de bu işe meraklı ve başlamak için nasıl bir yol izleneceğini merak ediyorsanız, rally@globescout. com.tr adresinden bize ulaşarak daha detaylı bilgiye sahip olabilirsiniz.

YAZI: ÜMIT SALKIM