Mercedes E serisinin “Estate” hali

Mercedes-Benz’in sınıfında çok yankı uyandıran yeni E serisi, bu kez de
steyşın karoseri Estate versiyonuyla karşımıza çıkıyor.

E serisiyle ilgili kesin ve değişmeyen bir özellik vardır. E serisi, Mercedes’in tam kalbinde yer alan modelidir ve öyle bir modeldir ki her zaman varolacaktır, her zaman aynı konfor, kalite, güven ve gelişmiş teknolojiyi sunacaktır. Ayrıca E serileri her zaman sedan olarak çıkmıştır, bazen 2 kapılı coupe, 1978’den beriyse steyşın karoserlere de sahip olmuştur. Tanıtımından birkaç ay sonra gelen yedinci nesil E serisi Estate de bu steyşınların en modern versiyonu. E serisinin formülünde bir farklılık yok; C sütunu ardında kalan kutu şeklindeki arka bölüm, açılabilir bagaj kapağı ve dümdüz, boylu boyunca uzanan bagaj tabanı aynen duruyor.

Ancak bu kez bahsettiğimiz bu arka kısım köşeli değil de daha çok coupe siluetinde. Bagaj hacmi 600’den 640 litreye yükselmiş. Hatta arka koltuklar maksimum dikleştirildiğinde 670 litreye kadar çıkabiliyor. Yüksekliğini kendi otomatik olarak ayarlayan arka süspansiyonlar standart, E350 ve sonrasındaysa sadece arkada değil, ön tarafta da havalı süspansiyon sunuluyor. Opsiyonel olarak sunulan çeki demiri, gizlendiği yuvasından elektrikli olarak çıkıyor ve yüksekliği ayarlanabiliyor. Bagajdaki elektrikli butonlardan arka koltuk sırtlıkları yatırılabiliyor. Bagaj kapağının elektrikli olduğunu belirtmeye gerek yok sanırım. Tampon altına yerleştirilen ayak ile sadece açılabilen bagaj kapağı da opsiyonel olarak geliyor.

Bu yılın sonuna doğruysa  çocuklar için açılabilen üçüncü sıra koltuklu versiyon da gelecek. Estate’de sedanda yer alan tüm motorlar mevcut. Ama bunların en popüleri kuşkuşuz 2.0 litrelik dizel bir motorla gelen E220d. 7.7 saniyelik 0-100 km/s, 4.2 lt/100 km’lik tüketim ve 109 g/ km emisyon değerleri sunan motor eskisine oranla inanılmaz geliştirilmiş. Bu motorun sessiz olduğu kadar kabin yapısının da bir o kadar huzurlu olması için çok çalışıldığı belli. Motor bölmesi izolasyonu artırılmış ve güçlendirilmiş. Tabanda da ekstra güçlendirme bağlantıları ve kullanılan fazladan contalar (kapı kolları dahil) steyşını sedandan ayıran gizli nesnelerden. Eğer ses takıntınız çoksa, ses emici camları barındıran akustik paketi de alabilirsiniz.

Motor, Mercedes’in 9 ileri otomatik şanzımanı 9G-Tronic’in de katkısıyla oldukça efektif. Geliştirilen vites oranlarıyla birlikte yerine geldiği 2.1 litrelik motordan hem çok daha ekonomik hem de çok daha performanslı. Otomobilin sürüş karakteri orta konsoldaki buton yardımıyla değişiyor. Sport modda 7.7 saniyelik 0-100 km/s hızlanma değerine ulaşacak gibi hissettiriyor. Tabi ki bu bir spor steyşın değil, ama bu buton sayesinde çift karakterli davranabiliyor. Gövde burkulması ve süspansiyon ayarları oldukça iyi, güven veriyor ve aynı zamanda konfordan ödün vermiyor. Bagaj kapağı, özellikle camı, coupe siluetten dolayı darmış gibi görünebilir, ama açıldığında işler değişiyor.

Yükleme alanı oldukça geniş ve alçak. Ayrıca 40/20/40 katlanabilen arka koltuklar sayesinde düz zeminli 1820 litrelik koca bir yükleme alanı oluşturulabiliyor. E serisi Estate, aslında sedan versiyonda bulunan tüm özelliklere sahip, buna artı olarak çok daha büyük bir bagaj kapasitesi sunuyor. Çeki demiri, elektrikli bagaj kapağı gibi opsiyonlar da cabası. Ayrıca otonom sürüşe oldukça yakın olduğunu daha önceki izlenimlerimizde bildirmiştik. 12.3 inç’lik orta ve sürücü kadranlarıyla kabin olarak da şimdiye kadarki tüm otomobillerden benzersiz olmayı başaran E serisinin Estate versiyonunun daha da sessiz olması için eklenen parçaları da katınca işin içine, bu otomobili sevmemek ya da negatif bir kusur bulabilmek için hiçbir neden göremiyoruz. E serisi Estate gelecek aydan itibaren sipariş üzerine Türkiye’ye ithal edilecek. Ancak muhtemelen sokaklarda pek göremeyeceğiz.

YAZI:BURAK ERTEM – HAMBURG