Audi geleceğe hazırlanıyor

Seneye gelecek yeni A8 ve yeni A6 ile birlikte, Audi’den daha sportif ve daha sofistike tasarımlar görebiliriz.

Audi önümüzdeki yıl daha dramatik tasarımlara sahip olacağı yeni bir sayfa açmayı düşünüyor. Bu hikayenin başlangıcında yeni A8’in bulunması, devamında ise A7, A6 ve Q8 gibi modellerin benzer bir tasarım diline sahip olması bekleniyor. Söz konusu tasarımı ilk olarak önümüzdeki yılın sonlarına doğru tanıtılması beklenen A8 ile göreceğiz. Sonrasında ise yeni tasarım dilinin sportif yanını temsil eden A7 ortaya çıkacak. Ne var ki, Audi’nin sofistike tasarımını kitlelere yayması beklenen asıl otomobil, 2018 yılının ilk aylarında tanıtılması beklenen A6. Marc Lichte önderliğindeki bir tasarım ekibi tarafından hazırlanan yeni tasarımı doğrusu şimdiden merak ediyoruz. Bu arada Lichte’nin 2014 yılının Şubat ayında Volkswagen’den Audi’ye transfer olduğunu hatırlatırız.

Audi yöneticileri yeni A6 için planlanan dramatik tasarımın rakiplere kıyasla farklı olacağını ve firmaya satış başarısı kazandıracağını umut ediyor. Rakipler demişken, bu yılın sonlarında göreceğimiz yeni BMW 5 Serisi’nin konservatif bir tasarıma sahip olması bekleniyor. Yakın zaman önce yenilenen Mercedes-Benz E-Serisi’nin tasarım konusundaki durumu ise herkesçe malum… 2014 yılında tanıtılan Audi Prologue konseptinin yazımızda bahsedilen A8, A7, A6 ve Q8 gibi otomobillerin üretim onayı almasından sonra hazırlandığı ve bu modellerle ilgili ciddi ipuçları barındırdığı ifade ediliyor. Quattro kökenlerine vurgu yapan şişkin çamurluk hatlarının bahsettiğimiz yeni tasarım dilinin en belirgin ögelerinden biri olması söz konusu. Audi A6 ve Audi A6 Avant için aldığımız diğer ipuçları ise altıgen formlu ön ızgara, LED grafikli keskin farlar ve fark edilir derecede girinti ve çıkıntılara sahip olan ön kaput.

Yeni A6’da aks aralığının biraz uzaması, gövdenin genişlemesi, tampon ve tekerlek arasındaki mesafelerin azalması ve aracın şu an olduğundan çok daha sportif görünmesi söz konusu. Ayrıca yeni mimari sayesinde hem sedanda, hem Avant’ta bagaj hacminin genişlemesi bekleniyor. A8, A7, A6 ve Q8’in iç mekan konusunda da devrim niteliğinde yenilikler barındıracağını düşünüyoruz. Gösterge panelinin yerini dijital bir panelin almasına ve konsolda iki adet dijital panel bulunmasına kesin gözüyle bakıyoruz. Bahsettiğimiz iki ekrandan üstte duranı en çok kullanılan fonksiyonları yürütecek. Navigasyon gibi… Alttaki ekran ise klima gibi biraz daha ikinci planda kalan fonksiyonların yürütülmesi için kullanılacak. Audi dijital paneller için geliştirdiği yeni bir teknoloji ile sürücünün doğru tuşa basmasını kolaylaştıracak ve bu sayede kabindeki fiziksel tuşların kalabalığını azaltacak.

Dokunmatik panellerin haricindeki kısımlarda da mevcut Audi çizgilerine kıyasla çok daha farklı ve temiz bir tasarım dilinin yer alacağını öğrendik. Tasarımcılar dijital panellerin yerleşim tarzından dolayı kabinin şu ankine kıyasla çok daha geniş hissettireceğini ifade ediyor. Aldığımız haberlere göre A8’deki hava çıkışlarının gizli bir tasarıma sahip olabileceği; A6 ve A7’de ise biraz daha geleneksel hatların yer alacağı söyleniyor.

Fiziksel tuşlardan birinin Audi’nin yapay zeka fonksiyonlarını yürütmek için kullanılacağını öğrendik ki bu konuyla ilgili detaylı bilgiyi sol sayfadaki kutucukta bulabilirsiniz.

Yeni A8’den elleri serbest bırakan hareketler

Bir sonraki nesil Audi A8’de elleri serbest bırakmaya müsaade eden direksiyon desteğinin üçüncü nesliyle yer alacağını ve bu teknolojinin daha sonra A7 ve A6 gibi araçlara entegre edileceğini öğrendik. Bahsettiğimiz otonom teknolojinin özel ismi ‘Trafik Sıkışıklığı Asistanı’. 50 km/s hıza kadar, trafikte kontrolü ele alabilen sistemin şu anki otonom teknolojilerden farkı, herhangi bir insan girdisine ihtiyaç duymadan kendi kendisine kontrol sağlaması.‘Park Assist’ isimli donanım otomobilin kendi kendine park etmesini sağlıyor. Audi, otonom sistemlerin gelişim süreci boyunca herhangi bir ölümcül kaza yaşanmaması için bir dizi önlemler geliştirmiş. Örneğin otomobilin ön kısmındaki kamera sürekli olarak yolu tarıyor ve herhangi bir tehlike durumunda aracı otomatik olarak sağa çekip dörtlüleri yakıyor. Sürücünün koltuktan kalması durumunda da aynı süreci yürüten bu önlemin amacı, otonom sistemlerin güvenlik sınırları dahilinde kullanılması ve ciddi bir kazaya mahal vermemesi. Autocar olarak öğrendiğimiz bilgiler arasında, yazımıza konu olan yeni modellerin yapay zeka yazılımlarına sahip olacağı ve zaman içerisinde sürücülerini tanıyarak, çalışma karakterlerini buna göre ayarlayacağı yer alıyor. Detaylar henüz netleşmiş değil ama otomobilin her gün kullanılan bir rotayı ezberlemesi ve sürücünün bu rotaya girmesi durumunda, navigasyonun devreye girmesi örnek olarak gösterilebilir.