Önden bakıldığında krom süslemeleri, özgün tasarıma sahip uzun motor kaputu ve ön ızgarası karakteristik unsurlar olarak göze çarpıyor. Mercedes-Maybach S-Serisi’nin krom kaplamalı dikey sütunlara sahip radyatör ızgarası, otomobilin uzaktan bakıldığında hemen fark edilmesine katkı sağlıyor. MAYBACH ismi, ızgaranın krom çerçevesinde zarif bir şekilde yer alıyor. Arka kapılar, diğer S-Serisi modellerine göre daha büyük; ayrıca C sütunundaki sabit bir üçgen pencere de bulunmakta. Yine, C sütunundaki Maybach marka logosu ayrıcalıklı dünyaya vurgu yapıyor. Mercedes-Maybach S-Serisi, isteğe bağlı olarak elektrikli arka kapılarla da donatılabiliyor.
Mercedes-Maybach S-Serisi çift renk uygulamasıyla daha da özel bir görünüm kazanıyor. İsteğe bağlı donanımlar arasında yer alan iki rengi birbirinden ayıran çok özel bir çizgi bulunuyor ve bu çizgi en yüksek kalite standartlarına göre elle uygulanıyor. İsteğe bağlı diğer bir donanım ise, DIGITAL LIGHT far teknolojisi. DIGITAL LIGHT, her farda 1,3 milyon mikro ayna yardımıyla ışığı kıran ve yönlendiren son derece parlak üç LED’li bir ışık modülüne sahip.
Mercedes-Maybach S-Serisi’nin iç mekanı Mercedes-Benz S-Serisi’nin tamamen yenilenmiş iç mekan tasarımına dayanıyor. Gösterge paneli, orta konsol ve kol dayama“havada süzülüyor” hissi veren bir görünüm sunuyor. Mercedes-Maybach S-Serisi’nde beş adede kadar ekran sunulabiliyor. Yüksek teknolojili bir kumanda merkezi olarak görev alan 12,8 inçlik OLED merkezi medya ekranı standart donanım olarak sunuluyor. İsteğe bağlı olarak trafikteki diğer paydaşların görselini üç boyutlu olarak canlandıran, belirgin derinlik ve gölge efektiyle dikkat çeken 12,3 inçlik 3 boyutlu dijital gösterge ekranı da başka bir ayrıcalık olarak sunuluyor.Kişiye özel ekran modunda sunulan gösterge ekranı görünümü Mercedes-Maybach S-Serisi’nin özel konumuna ve statüsüne vurgu yapıyor. Markanın ruhuna uygun olarak kadran göstergelerinin çevresi de ‘rose gold’ olarak uygulanıyor.
‘Rose Gold’ rengi aynı zamanda isteğe bağlı olarak sunulan ‘Aktif Ambiyans Aydınlatması’nda, yani akıllı konfor ve güvenlik fonksiyonlarının animasyonlu LED aydınlatmasında da kullanılabiliyor. Rose gold beyazı ve Ametist ışıltısı olmak üzere iki yeni Aktif Ambiyans Aydınlatması daha kullanıma sunuyor. ‘Araca hoş geldiniz’ karşılama ekranı yolcuları özel bir ışık gösterisiyle karşılıyor. Adaptif Arka Aydınlatma özelliği ilk kez Mercedes-Maybach S-Serisi’nde kullanıma sunuluyor. Bu özellik farklı kullanım ayarlarıyla yolcuların isteklerine uyum sağlıyor. Yolcular, parlaklık dışında ışık kümesinin boyutunu ve konumunu ayarlayabiliyor. Ayrıca çalışma aydınlatmasından, rahat salon aydınlatmasına kadar farklı aydınlatma olanakları da Mercedes-Maybach S-Serisi’nin bir diğer özelliği.
Mercedes-Maybach S-Serisi, iç mekanında da bol miktarda geleneksel tarzda lüks anlayışını sunuyor. Ön koltuklardaki geniş kaplamalar yepyeni bir özellik olarak devreye girerken; kaliteli ahşap yüzeyler de sürücü ve ön yolcu koltuklarının arkasını süslüyor. First-Class arka koltuk donanımında ise benzer bir kaplama arkadaki iki koltuğun arasında da uygulanıyor.
Özellikle Mercedes-Maybach S-Serisi’nde arka koltuk güvenliği daha hassas bir konu olarak ele alınıyor. Standart donanım olarak sunulan yenilikçi arka hava yastığı, şiddetli önden çarpışmalarda emniyet kemerini takan arka koltuk yolcularının baş ve boyun bölgesindeki stres seviyelerini önemli ölçüde azaltıyor. Mercedes-Maybach S-Serisi ile birlikte bir Sedan’ın arka koltuk yolcuları da ilk kez otomatik emniyet kemeri uzatma özelliğinden yararlanıyor. Bu özellik yolcuyu emniyet kemerini bağlamaya teşvik ederken, aynı zamanda bu işlemi kolaylaştırıyor. Otomatik kemer uzatma özelliği makam koltuğunun ayarlanabilir sırtlığına entegre edildiğinden yolcu için her zaman doğru konumda bulunuyor.
Yeni ve kapsamı genişletilen sürüş destek sistemleri ise hız uyarlama, mesafe ayarlama, direksiyon yönlendirmesi ve şerit değişikliği olmak üzere sürüş koşullarına uygun desteklerle günlük hayatı kolaylaştırıyor. Böylece sürücü daha az yorularak hedefine daha güvenli ve rahat bir şekilde ulaşabiliyor. Sürüş destek sistemleri olası bir tehlike anında o anki sürüş koşuluna uygun olarak reaksiyon gösterebiliyor ve böylece olası çarpışmanın şiddetini azaltabiliyor veya bunu tamamen engelleyebiliyor. Mercedes-Benz’de üst seviye sürüşün, DRIVE PILOT ile 2021 yılının ikinci yarısından itibaren seri üretime geçmesi bekleniyor. DRIVE PILOT, otoyolun uygun bölümlerinde ve trafiğin yoğun olduğu durumlarda sürücüye ilk etapta yasal olarak izin verilen 60 km/s hıza kadar sürüş görevini üstlenme önerisinde bulunabiliyor.
0 comments