Mercedes-EQ, tamamen elektrikli ilk lüks sedan modeli EQS ile lüks araç segmentini yeniden tanımlama hedefiyle yola çıktı. EQS aynı zamanda lüks ve üst sınıf elektrikli araçlara yönelik modüler mimariye dayanan ilk model olmasıyla da dikkat çekiyor. Teknoloji, tasarım, işlevsellik ve bağlanabilirlik özelliklerini birleştiren EQS, sürücü ve yolculara odaklanma kapasitesine sahip. İlk aşamada 245 kW gücündeki EQS 450+ ve 385 kW gücündeki EQS 580 4MATIC modelleri tanıtılan EQS’in, Türkiye’de ise EQS 580 4MATIC modeliyle 2021 yılının son çeyreğinde satışa sunulması planlanıyor.
Mercedes-Benz, Ambition 2039 girişiminin bir parçası olarak önümüzdeki 20 yıl içinde karbon nötr yeni bir araç filosu sunmayı hedefliyor. Şirket, 2030 yılında, sattığı otomobillerin yarısından fazlasının elektrikli ve şarj edilebilir sistemler dahil elektrikli güç-aktarma sistemlerine sahip olmasını planlıyor. Yeni EQS de bu yaklaşıma uygun olarak, sürdürülebilir bir şekilde tasarlanmış. Araçlar karbon nötr bir yaklaşımla üretiliyor ve geri dönüştürülmüş iplikten üretilen halı gibi malzemelerle kaynaklarını verimli kullanıyor. Mercedes-Benz bu nedenle geliştirme ve tedarikçi ağından kendi üretim sürecine kadar tüm değer zincirini dikkatle ele alıyor. Mercedes-Benz AG’nin iklim koruma hedefleri, Science Based Targets Initiative (SBTI) tarafından da onaylanmış durumda. Aerodinami uzmanları ile tasarımcıların yakın iş birliği ve “Amaca Yönelik Tasarım” yaklaşımını kapsayan çok sayıda titiz detay sayesinde elde edilen 0,20 Cd sürtünme katsayısı ile iddialı bir Cd değerine ulaşılmış.
770 kilometreye (WLTP) varan menzilleri ve 385 kW’a varan güç üretimi ile EQS’in güç-aktarım sistemi, S-Serisi segmentindeki kullanıcıların gereksinimlerini karşılıyor. Ayrıca 560 kW’a kadar bir performans versiyonu da planlanıyor. Tüm EQS versiyonlarının arka aksında bir elektrikli güç-aktarma sistemi (eATS) bulunurken, 4MATIC versiyonlarının ön aksında da bir eATS bulunuyor. EQS, çok daha yüksek enerji yoğunluğuna sahip yeni nesil bataryalarla sunuluyor. İki bataryadan daha büyük olanı, 107,8 kWh enerji kapasitesine sahip. Bu rakam, EQC’ye kıyasla yaklaşık yüzde 26 daha yüksek bir kapasite anlamına geliyor (EQC 400 4MATIC: Karma elektrik tüketimi: 21,5-20,1 kWsa/100 km; CO2 emisyonları: 0 gr/km).
EQS, doğru akımlı hızlı şarj istasyonlarında 200 kW’a kadar şarj edilebiliyor. 300 kilometreye kadar (WLTP) menzil için yalnızca 15 dakikalık bir şarj yeterli oluyor. EQS, evde veya halka açık şarj noktalarında entegre şarj cihazı kullanılarak AC ile 22 kW’a kadar şarj edilebiliyor. Ayrıca konuma ve batarya tasarrufu sağlayan şarj gibi işlevlere bağlı olarak otomatik olarak etkinleştirilebilen çeşitli akıllı şarj programları bulunuyor.
Her ne kadar yeni S-Serisi’ne yakın olsa da, EQS tamamen elektrikli bir platform üzerine inşa ediliyor. Tamamen yeni bu konsept, “Amaca Yönelik Tasarımı” mümkün kılıyor. Bütünleşik kavisli hatları, fastback arka tasarımı ve olabildiğince önde konumlandırılan kabiniyle EQS, ilk bakışta bile içten yanmalı motora sahip araçlardan ayrışıyor. “Progressive Luxury” (İlerici Lüks) ile birleştirilen “Sensual Purity” (Duygusal Sadelik) tasarım felsefeleri, şekillendirilen yüzeyleri, azaltılmış çizgileri ve kesintisiz geçişleri beraberinde getiriyor.
Yeni EQS’in şasisi dört kollu ön ve çok kollu arka aks mimarisi ile yeni S-Serisi’ni esas alıyor. AIRMATIC havalı süspansiyon ADS + standart olarak sunulurken, rüzgar sürtünmesini düşürmek ve menzili uzatmak üzere 120 km/s civarında aracın süspansiyonu 10 mm ve 160 km/s hızda bir 10 mm daha otomatik olarak alçalıyor. Sürüş hızının 80 km/s’ye düşmesiyle araç yüksekliği standart seviyeye dönüyor. Yolu izleyen sensörler, süspansiyon sistemini sadece yüksekliğini değil, aynı zamanda çalışma karakterini de yol şartlarına göre ayarlıyor. “Comfort” (konfor), “Sport“ (spor), “Individual” (kişisel) ve “Eco” (ekonomi) olmak üzere DYNAMIC SELECT sürüş modları süspansiyon ayarlarını kullanım gereksinimine uyarlama olanağı sunuyor.
En güncel sürüş destek sistemleri, birçok noktada sürücüyü destekliyor. Konsantrasyon Kaybı Yardımcısı ile sunulan mikro uyku işlevi yeni bir özellik olarak devreye giriyor. Sürücünün göz kapağı hareketleri, sadece MBUX Hyperscreen ile sunulan sürücü ekranındaki bir kamera aracılığıyla analiz ediliyor. Sürücü ekranındaki yardım ekranı, sürüş destek sistemlerinin çalışmasını anlaşılır bir tam ekran görünümde gösteriyor.
Platformdan bağımsız olarak Entegre Güvenlik ilkeleri (özellikle kaza güvenliği) tüm araçlarda uygulanıyor. Tüm Mercedes modelleri gibi, EQS de rijit bir yolcu kabini, özel deformasyon bölgeleri ve en güncel güvenlik sistemleriyle donatılıyor. PRE-SAFE® EQS’te standart olarak sunuluyor. EQS’in tamamen elektrikli bir platforma sahip olması, güvenlik konsepti için yeni tasarım olanaklarını beraberinde getiriyor. Örneğin bataryanın alt gövdede çarpmaya karşı korumalı bir alana yerleştirilmesi için uygun yerin sağlanabilmesi anlamına geliyor. Ayrıca büyük bir motor bloğu olmadığı için önden çarpışmadaki davranış daha rahat bir şekilde modellenebiliyor. Standart çarpışma testlerine ek olarak, aracın çeşitli ek baskı durumlarındaki performansı teyit edildi ve Araç Güvenlik Teknolojisi Merkezi’nde (TFS) kapsamlı bileşen testleri gerçekleştirildi.
0 comments