Tüm detaylarıyla: Audi Summit 2017

Kentsel mobiliteyi yeniden tanımlama vizyonuyla yola çıkan Audi, tamamıyla dijital ve sürdürülebilir bir yapıya bürünmeye hazırlanıyor.

Audi, tüketicilerin hayatını kolaylaştıracak teknolojilerin geliştirilmesi ilkesini kapsayan AI(Artificial Intelligence) vizyonunu ve geleceğe yönelik teknolojilerini İspanya’nın Barselona kentinde gerçekleştirdiği “Audi Summit 2017” zirvesinde tanıttı.

Audi, Endüstri 4.0 yani “Dördüncü Sanayi Devrimi” stratejisini “Öncü olmak” yani bir diğer adıyla “Vorsprung” olarak belirlemiş. Audi bu yaklaşımla müşterileri için de Vorsprung yani her zaman bir adım önde olan çözümler sunmayı vaat ediyor.

Hızlı ve alışılmışın dışında yeni iş alanlarına yönelen Audi, ilerici üretim yöntemleri geliştiriyor ve şehir yaşamı içindeki mobiliteyi yeniden şekillendiriyor. Audi’nin vaadi olan “Vorsprung”, mevcut durumla hiçbir zaman yetinmemeyi, daha iyi çözümler bulabilmek için süreçleri daima sorgulamayı amaçlıyor.

Audi bu strateji doğrultusunda, önümüzdeki yılların startejisini dijital, sürdürülebilir ve kentli olmak üzere üç ana başlıkla belirlemiş.

Dijitalleşme

Akıllı algoritmalar, kendi başına öğrenen makineler ve yapay zeka, Büyük Veriden yararlanarak, müşteriler için yepyeni bir katma değer boyutunun kapılarını aralıyor. Sanal gerçeklik araçları, müşterilere hayallerinin otomobilini sanal ortamda, interaktif bir şekilde geliştirme imkanı sunacak. Müşterilerine “İstediğim zaman, istediğim yerde Audi” mottosuyla hizmet veren marka, kişisel mobilite konseptini talebe bağlı ileri düzey çözümlerle geliştirerek 2020 yılına kadar 15 pazara sunmayı planlıyor. Yeni bir dijital platform, Audi sürücüleri ve yolcularına bilgi, eğlence ve hayatlarını kolaylaştıran teknolojilerle katma değer sağlayacak.

Geleceğin üretim tesisleri de bu ağa katılacak. Akıllı Fabrika, bütün üretim adımlarını dijital olarak yeniden senkronize ediyor. Modüler üretim süreçleri, yapay zeka ve insan- robot işbirliği, otomobil üretimini kaynaklar açısından daha esnek ve daha kolay hale getiriyor.

Sürdürülebilirlik

Kullandığı teknoloji ile çevre ve iklimin korunmasına katkı sağlayan Audi, Çevre Vakfıyla da bu ekolojik yeniliklerin peşinden gidiyor ve uygulanmasında etkin rol oynuyor.

Gelecek için yarışan Audi’nin arkasındaki itici güç ise, elektro-mobilite. Şirket 2020 yılına kadar çarpıcı tasarımlara sahip, yüksek performanslı üç elektrikli model geliştirilecek. Audi, “Temiz fabrikalarda üretilen temiz otomobiller” sloganı doğrultusunda, Brüksel’de üretilen Audi e-tron elektrikli otomobilleri Karbondioksit-nötr hale getirmek için çeşitli çalışmalar yapıyor. Audi, yanmalı motor konusunda da kararlı bir şekilde Karbondioksit nötr mobiliteye odaklanmış durumda.

Şehirlileşme

Audi İnovasyon birimindeki tasarımcılar, dünyanın mega şehirlerindeki gelecek senaryolarını keşfediyor ve elde ettikleri bulgulardan yola çıkarak şimdiden yeni nesil ürün ve hizmetler geliştiriyorlar.Audi, pilotlu sürüş ve pilotlu park, kentsel altyapı ağı gibi teknolojiler sayesinde kentsel mobilitenin sürekli dönüşümünde etkin bir rol oynuyor. myAudi gibi yeni akıllı telefon uygulamaları, hareket halindeki insanlara günlük yaşamlarında geniş kapsamlı, kişiye özel destek sağlıyarak tüm kullanıcıların hayatlarını kolaylaştırmayı hedefliyor.

Günümüzde şehirdeki trafik yoğunluğunun yüzde 40’ı, park yeri arayan araçlardan kaynaklanıyor. Audi, trafik akış bilgisini, HERE dijital harita sağlayıcısı aracılığıyla diğer araçlardan anonim olarak elde edilen sensör verileriyle birleştiriyor. Bunun sonucunda, çok yakında sürücüleri nokta atışı bir şekilde boş park yerlerine yönlendirmek mümkün olacak. AUDI, AG 2016 yılından bu yana HERE ile işbirliği yapıyor. Bu uygulama hem gereksiz trafiği azaltacak hem de kasaba ve şehirlerde yaşayan herkese katma değer sağlayacak.

 

Geleceğin Showroom Konsepti’ni Türkiye’ye taşıdı

Hedeflerini her zaman Audi AG’nin global stratejisi ve hedeflerine paralel olarak belirleyen Doğuş Otomotiv Audi, bu hedefleri en başarılı iş sonuçlarıyla gerçekleştirmeyi ilke ediniyor.

Bu çerçevede öncelikli stratejilerini dijitalleşme ve akıllı teknolojilerin kullanımı olarak belirleyen Audi Türkiye, özellikle dijitalleşme ve dijital iletişim konularında 2016 yılında önemli projeler hayata geçirdi.

Bunun ilk örneği de, Audi’nin yeni stratejisinin ilk işaretlerinden kabul edilen projelerinden birinin Türkiye’de hayata geçirilmesi oldu. Audi Türkiye, geçtiğimiz yıl Londra, Pekin ve Berlin’den sonra “Geleceğin Showroom Konsepti” olarak adlandırılan Audi City’ i İstanbul İstinye Park içinde hayata geçirdi.

Geleceğin showroomu olarak adlandırılan alan içinde bulunan sanal ortamda 3 dijital LED duvarın her biri bir otomobili birebir ölçekte gösterebiliyor. Her bir dijital LED duvarda 33.177.600 piksel bulunuyor. Bu showroom sanal ortamda kişinin sayısız kombinasyonda tutkunu olduğu Audi modelini oluşturabildiği ve yine sanal ortamda hem statik hem de dinamik görünümde aracı deneyimlediği bir ortam. Tüm Audi ürün gamını yapılandırma ve görüntüleme olanağı sağlanıyor. Örneğin müşteriler Audi A3’ün 1038 farklı varyantını yapılandırabiliyor.

Audi bu merkezi yalnızca otomotiv sektörünün geleceğini temsil eden bir yer değil aynı zamanda doğal bir laboratuvar olarak kullanıyor. Buradan elde ettiği veriler doğrultusunda tüketici eğilimlerini görebiliyor, bu sayede gelecek modellerinin yapılandırmasını sağlayabiliyor. Audi City’de ayrıca VR yani sanal gerçeklik gözlüğü ile de dijital platformda Audi deneyimini gerçek bir görsel zevke dönüştürüyor. Audi bu showroomdaki teknolojik üstünlükleri Customer Private Lounge adını verilen konfigürasyon uygulamaları ve alanlarını 2017 yılında tüm Yetkili Satıcı ağına yaymayı hedefliyor.

Audi City Istanbul, aynı zamanda marka imajı ve bilinirliğini destekleyen bir teknolojik pazarlama noktası. Bu yaklaşımın bir parçası olarak Dünya’da ilk defa yeni A5 Coupe İstanbul’la beraber sadece Berlin ve Ingolstadt’ta özel olarak gösterildi. Yeni Q2’nin ön gösterimi yine Audi City İstanbul’da gerçekleştirildi. Dünya’da ilk Q5 ön gösterimi diğer Audi City noktaları ile birlikte Audi City İstanbul’da yapıldı. Sadece model lansmanlarının gerçekleşmesi değil aynı zamanda LeMans 24 saat yarışı gibi özel organizasyonlar da Audi tutkunlarına dev Led ekranlarda canlı olarak izletildi.

Audi VR deneyimi

Yeni nesil sanal gerçeklik teknolojisi, müşterilerin her Audi modelini kendi ihtiyaçlarına göre özelleştirebilmelerine olanak sağlıyor. Sanal gerçeklik gözlüğünü takan müşteriler hayallerini süsleyen arabayı karşılarında buluyorlar. Stereoskopik üç boyutlu görüntüleme ve kompleks veri modelleri sayesinde, yaratılan efekt en ince ayrıntısına kadar son derece gerçekçi.

Müşteriler sanal gerçeklik sayesinde otomobillerini birçok farklı ortamda deneyimleyebilecek, otomobilin teknik tasarımını keşfetmek için aracın parçalarının içinde sanal bir tura çıkabilecek veya Audi markasının tarihindeki önemli anlara tanıklık edebilecekler.

Birleşik Krallık menşeli uzman Zerolight ile işbirliği içinde geliştirilen ve özellikle sanal gerçeklik için optimize edilen sistem, yüksek kalitedeki görselleri kesintisiz ve akıcı bir şekilde sunuyor. Karmaşık otomobil veri modellerini stereoskopik bir şekilde VR gözlüğe saniyede 90 kareyle aktaran oyun motoru, 20 milisaniye kadar kısa bir tepki süresine sahip.

Audi, satış operasyonlarını sofistike bir VR sistemiyle destekleyen ilk otomobil markası ve bu sayede müşterilerine satın alma kararı sürecinde önemli bir katma değer sağlıyor. Tümüyle Audi’nin bilişim sistemlerine entegre olan sanal gerçeklik sistemi, en yeni ürünlere ait verilerle sürekli olarak güncelleniyor. Bayilerde kullanılacak VR gözlüğünün seçiminde Audi, uzun süredir projede birlikte çalıştığı Oculus’u seçti.

Audi ayrıca marka etkinlikleri ve uluslararası fuarlar gibi kullanıcılarla doğrudan iletişimde olacağı çalışmalarda deneyimletmek üzere sistemin daha kapsamlı bir versiyonunu da geliştirdi. HTC tarafından üretilen VR gözlüğün kullanılacağı bu versiyonda ziyaretçiler sanal otomobili incelemek için beş metrelik bir alanda serbest bir şekilde gezebilecek, ayrıca sanal otomobilin sürücü ya da ön yolcu koltuğuna oturarak iç mekanı tüm ayrıntılarıyla görebilecekler. Sistemin bu en yeni versiyonu, kullanıcıların sanal otomobili çok daha doğal bir şekilde tecrübe etmelerine olanak sağlayacak.

Audi Customer Private Lounge ( CPL)

Dijital dünyanın trendlerini belirleyen Audi’nin müşterilerinin söz konusu marka kimliği olduğunda son derece yüksek beklentileri var, bunun en çok hissedildiği yer ise, yeni Audi’lerini bireysel bir şekilde, tüm duyularından yararlanarak keşfetmeyi umdukları yer olan Audi Showroomları. Bu noktada ise, premium markanın aslen Audi City satış konsepti ve gelecekteki bireysel satış operasyonlarında kullanmak için özel geliştirdiği deneyim odaları devreye giriyor. Ayrı ve tamamen dijital bir salonda müşteriler hayallerindeki arabayı en ufak ayrıntısına kadar inceleyip, kendi ihtiyaçlarına göre şekillendirebiliyorlar.

Salon bir dizi özel olarak geliştirilmiş dijital özellikle donatılmış durumda. İleri teknolojiden yararlanan sistem, hayalindeki otomobili şekillendirme sürecinde müşteriye eşlik eden satış temsilcisi tarafından, bir tablet yardımıyla kontrol ediliyor.

Seçilen Audi modeli bir dokunuşla Audi VR deneyimine aktarılmasıyla müşteri, deri koltuklardaki dikişlerden Audi aydınlatma seçeneklerine dek otomobili tüm ayrıntılarıyla keşfe çıkabiliyor.

Audi Customer Private Lounge adı verilen bu ilerici ve özel deneyim alanları Türkiye’de hali hazırda 9 Audi Yetkili Satıcı noktasında müşterilerin aktif kullanımına açık durumda.

GİNO BOTTARO – AUDI Türkiye Genel Müdürü

Audi Summit etkinliği Audi markasının kendini Premium Dijital Otomobil üreticisi olarak tanımladığı, yeniliklerini ortaya koyduğu ve geleceğini gösteren çok önemli bir organizasyon oldu. 2025 stratejilerine temel teşkil eden “Dijitalleşme”, “Sürdürülebilirlik” ve “Şehirleşme” ana trendlerine olan yaklaşımları ortak bir platformda paylaşıldı.

Zirvede, tüm süreçlerinde, müşterilerinin hayatlarını kolaylaştırmayı amaçlayan, onlara kendilerine ayıracakları zaman yaratacak, çevreleriyle bağdaştıracak ve onlara sürdürülebilir çözümler ve benzersiz deneyimler sunacak çalışmalar gerçekleştirmeyi hedefleyen bir Audi markası gördük. Bunu da “Audi.Vorsprung.” ile, yani müşterilerimize her zamankinden daha fazla odaklanma ve pazarın diğer oyuncularından daha fazlasını sunma olarak açıklayabiliriz.

Audi A8’in dünya prömiyerinin yanısıra, markanın diğer teknolojik kilometre taşlarını da tecrübe etme olanağının sunulmuş olmasıyla da ayrıca önem arz ediyor.

Bunlardan en önemlilerinden birinin ‘OTONOMİ’, ‘ZEKA’ ve ‘YENİLİK’ gibi kavramları ifade eden ‘Audi AI’ olduğunu söyleyebilirim. Audi AI, yapay zekanın yardımıyla sürücü ve yolcuların hayatını kolaylaştıracak ve daha güvenli yolculuklar sağlamayı hedefliyor. Yapay zekanın uygulanması, Audi’nin hem ürün hem de tüm değer zinciri için yeni bir performans boyutunu da ortaya koyuyor. Markanın tüm süreçleri dijitalleşiyor: Ürün geliştirmeden sanal gerçekliğe, akıllı robotlarla yönetilen fabrikaya ve en yeni dijital teknolojiyle satışa kadar.

MUSTAFA ULUER – AUDI Türkiye Pazarlama Müdürü

Audi’nin 100 yıla varan geçmişine baktığınızda inovasyonun ne kadar büyük bir önemi ve rolü olduğunu görebilirsiniz. İlk seri üretim dört tekerlekten çekiş sistemi “quattro” başta olmak üzere, birçok teknolojik yenilik, markayı bugünlere getirdi. Yıllardan beri değişmeyen “Vorsprung dürch Technik” yani “Teknoloji ile bir adım önde” felsefesiyle, Premium otomobil segmentinin sadece önemli bir oyuncusu değil, standartları belirleyen, öncü markası oldu.

Dijitalleşmenin hayatımızın her alanında kendisini yoğunlukla hissettirdiği günlerden geçiyoruz. Bu durum sadece otomotiv sektörünü değil, her iş adımını etkiliyor. Dijitalin ana akım sektörlere olan yansıması, dijital ile otomotiv gibi çok geniş etki alanı olan sektörler arasındaki geçirgenlik ve etkileşim olarak karşımıza çıkıyor.

Audi kendisini, Premium dijital otomobil markası olarak tanımladı. Bu sadece yeni model geliştirmeyi kapsamıyor. Otomobil değer zinciri içerisinde olan tüm süreçlerin; iletişim, tasarım, üretim ve tüketicilere yönelik geliştirilen hizmetlerde dijitalleşmeyi temel itici güç olarak kabul ediyor. Bunun en kapsamlı ve yalın öngörüsünü Audi Summit’ te beraberce deneyimledik. Yapay zeka, derin öğrenme konsepti, insan ve robotların üretimdeki işbirliği, sanal showroomlar, sanal gerçeklik gözlükleri ile model oluşturma gibi en yeni teknolojileri gördük.

Audi Summit’te beni kişisel olarak en etkileyen şey, Audi’nin dijital dönüşümü otomobilin ötesinde içselleştirirken, sürekli gelişen şehir ve sistemlerde, kullanıcıların yaşam kalitesi ve sürdürülebilirliğe odaklanması oldu. Böylelikle otomobil artık sadece mobilite sağlayan bir araç olmaktan çıkarak, yaşam kalitesini artıran ve tüm ekosistemle etkileşim yapabilen bir değer haline geliyor. Audi Summit, bütün bunların tek bir platforma indirgenmiş gövde gösterisi. Etkileyici olmasının temel nedeni de bu bence…

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir